Doğu Karadeniz Turu

Ordu-Boztepe-Muhteşem Kahvaltı-Giresun-Giresun Adası-Tirebolu-Doğankent Barajı-Harşit Vadisi-Torul-Karaca Mağarası-Zigana Dağları-Hamsiköy-Sütlaç-Maçka

İkinci günümüzde yolda vermiş olduğu molaların ardından sabah saatlerinde Ordu’ya ulaşıyoruz. Ordunun ve Karedeniz’in sahip olduğu seçkin seyir tepesi olan Boztepe’den, Ordu ve  Karadeniz’in  muhteşem  manzarasını izliyor Yine Boztepe de kahvaltımızı aldıktan sonra bakım veya farklı sebeplerden kapalı olmaz ise Boztepe’den teleferik ile inerek doğa güzelliklerini havadan izleme şansını yakalayabiliyoruz. Ordu ziyaretimizden sonra, Trabzon’a doğru yol almaya başlıyoruz. Yolumuz üzerinde bulunan Giresun Kalesi’ni panoramik olarak seyrediyor, Karadeniz’in tek adası olan Giresun Adası’nın ise fotoğrafını çekiyoruz. Giresun gezilerimizin ardından Karadeniz’in gerek tarih,ve doğa harikası olan Harşit Vadisi'ne giriş yapıyoruz. bu vadi boyunca, Harşit Nehri’ni ve Doğankent Barajı’nı görme şansına sahip olacaksınız. Bu keyifli zamanların ardınan  Gümüşhane’nin şirin bir ilçesi olan Torul’a ulaşıyoruz. Burada. Oluşum zenginliği bakımından dünyanın en güzel 2. Mağarası Sarkıt ve dikitleriyle, geniş galerileri olan Karaca Mağarası’nı ziyaret ediyoruz. Mağara gezimizin ardından öğle yemeğimizi alıyoruz.. Gümüşhane ve Trabzon illerimizin il sınırını teşkil eden Zigana Tüneli Doğu Anadolu ile Doğu Karadeniz’in farkı hisedilecektir. Tünelden çıkıp, Zigana Dağı eteğindeki Hamsiköy bölgesinde fotoğraf için çok ideal ortamda fotoğraf çekme imkanı buluyoruz. Hamsiköye gelmişken Hamsiköy’ün meşhur lezzeti olan köyün ismi ile özdeşleşmiş Hamsiköy sütlacını tattıracağız.Yoğun geçen günümüzün ardından akşam yemeğimizi alacağımız ve konaklayacağımız otelimizde yerleşmek üzere yola çıkıyoruz.

Otelimizde alacağımız açık büfe sabah kahvaltısının ardından otelimizden ayrılıyor ve Yeşilin 1001 tonunu göreceğiniz Maçka Altındere Milli Parkı’na geçiyoruz. Yeşilliklerin içinde bulunan Karadağ’ın eteklerine kaya oyularak inşa edilmiş olan Sümela Manastırı’nın mimari harikasını gördüğünüzde sizlerde şaşkınlık uyandıracaktır. 1250 mt yükseklikte bulunan Sümela Manastırını gezerken rehberimizin anlatımlarından sonra bir kez daha büyüleneceksiniz. Ayazma, Kaya Kiliseleri, Su Kemerleri, Kaya Freskleri gezisi sonrasında, çayın toplanmasından masalarımıza gelinceye kadar olan aşamalarını öğreneceğimiz Çay Fabrikası ziyaretimizi gerçekleştiriyoruz. Çay fabrikası ziyaretimizin ardından,  Uzungöl’e hareket ediyoruz. Uzungöl’e ulaştığımızda ilk olarak göl kenarındaki restoranımızda yemeği molası veriyoruz.  Yemek sonrasında Göl etrafında yürüyüş ve aktivitelerden yararlanma imkânı buluyoruz. Uzungöl’de vereceğimiz serbest vakit sonrasında (Dileyen Misafirlerimiz İle) Yüksek Kaçkar Yaylaları turumuzu gerçekleştiriyoruz. Uzungöl’de gezimize minibüslerimize binerek devam ediyoruz. Yüksek Kaçkar Yaylaları programımız kapsamında, Karaster Lustra Yaylaönü Yaylalarını görmek üzere yola çıkıyoruz. (Ekstra)Yol güzergâhımız üzerinde birçok yayla daha görme şansınız olacaktır. Karaster Lustra Yaylaönü’nde vereceğimiz molalarda fotoğraflar çekebilir birçok güzelliği aynı anda görebilirsiniz. Havanın sisli olması durumunda ise Demirkapı ve Haldizen Yayla gezileri gerçekleştirilecektir. Yüksek yayla gezilerimiz sonrasında Uzungöl’e geri dönüyoruz. Serbest vakit sonrasında, Uzungöl’den keyifli bir şekilde ayrılıp  Rize’ye doğru yol almaya başlıyoruz. Rize’yi geçtikten sonar Pazar’da Kızkalesi’nin fotoğrafını alıyoruz. Sonrasında Artvin Arhavi üzerinden Hopa’ya ulaşıyoruz. Hopa’da Kazım Koyuncu türküleri eşliğinde muhteşem günbatımının seyredilmesini şiddetle tavsiye ediyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde. 

Batum Turu-Gonio (Apsaros) Kalesi-Çoruh Nehri-Tiyatro Binası-Medea Heykeli-Batum Limanı Meryem Ana Katedrali-Orta Camii-Boulevard-Avrupa Meydanı

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, Batum'a hareket ediyoruz. Sarp Sınır Kapısında giriş işlemlerimizi tamamladıktan sonra Gürcistan / Acara bölgesine geçiyoruz. Hz. İsa’nın On İki Havarisinden biri olan St. Mathias`in mezarının da bulunduğu Roma döneminden kalan ve en son Osmanlılar döneminde kullanılan Gonio (Apsaros Kalesi'ni)  (Panoramik) görüyoruz. Batum şehir merkezine doğru devam ederken Bayburt'tan doğup Batum sınırlarına kadar kendine keskin çizgiler oluşturan Çoruh Nehri'ni ve üzerindeki eski Gonio Köprüsü'nü göreceğiz. Bir sonraki durağımız, eski bulvar yanındaki Küçük Botanik Bahçesi olacaktır. Karadeniz’e özgü çok sayıda ağaç ve bitki türünü gördükten sonra tekrar şehir merkezine dönerek kent merkezini gezmeye başlıyoruz. Burada; Tarihi Meryem Ana Katedral Kilisesi'ni, Tarihi Orta Camii, Tiyatro Binasını, Medea Heykeli'ni, Batum Limanı'nı ve yeni oluşturulan yüzüyle Avrupa Meydanı’nı göreceğiz. Batum Bulvarı'nda gezinti yaptıktan sonra alışveriş için serbest zaman vereceğiz. Ardından yöresel yemekleri tadabilmek için yemek molası vereceğiz. Yemeğin ardından muhteşem görsellerin yer aldığı Boulevard‘ da Ali ve Nino Heykeli'ni görüyoruz. Boulevard’ da yol boyunca muhteşem manzaralar bizi bekliyor olacak. Bu sürede muhteşem doğada çay keyfi yapabilirsiniz. Gürcü kültürünü tam olarak yaşadıktan sonar, Sarp Gümrük Kapısı’nda çıkış işlemlerimizi yaparak, Ayder vadisi bölgesindeki otelimize ulaşıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.

Koruma Altındaki 200 Ekolojik bölgeden biri olan Fırtına Vadisi-Çat Vadisi-Çamlıhemşin-Fırtına Deresi’nde Rafting İmkânı-Kalegon Mevkii-Ayder Yaylası-Kaçkar Dağları Milli Parkı-Palovit Şelalesi-Zilkale-Konaklar Köyü-Çinçiva

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, Çamlıhemşin’e hareket ediyoruz. Çamlıhemşin’den bineceğimiz minibüslerle Fırtına vadisinin içinde muhteşem bir tura başlıyoruz. Fırtına vadisinin önemli vadisinden olan Çat Vadisi’ndeki Ortan Köyü’nden geçiyoruz.”Sevdaluk” dizisi ve diğer birçok yapımın çekimlerinin de yapıldığı ve onlarcası olan Taş Köprülerden oluşan eski adı Çinçiva olan Şenyuva Köyü’nü görüyoruz. Taş köprülerin birinde fotoğraf molası vereceğiz. Bölgenin ve ülkenin en eski konakları olan Fırtına Konaklarının arasından Çat Vadisi’nin doğasında yükselen Kartal yuvası yuvası görüntüsünü hayran kalacağınız Zilkale'ye doğru yola çıkıyoruz. Deniz seviyesinden 750 mt, Çat Deresi’nden ise 100 mt. Yükseklikte bulunan Zilkale Bu güzel ortamda çekeceğiniz fotoğraflar, sizlere güzel vadinin hatıraları olarak güzel anılar bırakacaktır. Ardından daha yukarıda bulunan, muhteşem manzarası ve yazı kışa çeviren serinliğiyle ünlü Palovit Şelalesi’ne ulaşıyoruz. Burada geçirdiğimiz güzel vaktin ardından Şenyuva Köyü’ne dönüyor ve  sizlere çay molası veriyoruz. Bu güzel tabiat ortamında dinlendikten sonra minibüslerimiz ile  Çamlıhemşin’e geri dönüyoruz. Tekrar otobüsümüzle ve kaptanımızla buluşarak, Fırtına Vadisi’nde öğle yemeği için mola veriyoruz. Yemek sonrasında (Dileyen Misafirlerimiz) ( EXTRA) olarak faydalanabilecekleri rafting ve zipline aktivitelerine katılabilirler Ardından Ayder Yaylası’na hareket ediyoruz. Ülkemize Altın Ayı Ödülünü Kazandıran “Bal” filminin çekimlerinin yapıldığı Çamlıhemşin’e, ardından kestane, kızılağaç, doğu ladini gibi Doğu Karadeniz bitki örtüsünün en zengin örneklerini görerek yayların sultanı Ayder Yaylası’na ulaşacağız, Hala Deresi’nde tarihi Osmanlı yapımı  Mikron veya Kale Taşköprülerinde fotoğraf çekme ve yürüyüş imkanı buluyoruz. Gelin Düveni Şelalesi başta olmak üzere yakın diğer şelaleleri görüyoruz. Yürüyüşümüzün  sonrasında bu enfes yaylada sizlere serbest zaman vereceğiz. Bu süre zarfında güzel bir yürüyüş yapıp, bölge halkıyla sohbet imkanı bulabilirsiniz.. Rehberimizin belirttiği saatte aracımızda buluşarak akşam yemeğini alacağımız ve konaklayacağımız otelimize hareket ediyoruz.

: Rize-Rize Kalesi-Rize Botanik Parkı-Rize Bezi-Atatürk Köşkü-Bıçak Atölyesi-Memişağa Konağı

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, tarihin eski çağlarından beri Rize’de hanımların elleriyle dokuduğu, günümüzde ise modern üretime sahip Tekpa Rize Bezi Atölyesi’ni ziyaret ediyoruz. Sonrasında Şirin Rize’yi panaromik seyredebileceğimiz Rize Botanik Parkına veya Rize Kalesi’ne çıkıyoruz. Rize gezilerimizi tamamladıktan sonra Sürmene de Türk Sivil Mimarisinin bölgedeki önemli örneklerinden olan Memişağa Konağı’nı geziyoruz ardından yöresel bal, peynir, tereyağı vb. yöresel doğal ürünlerin alışverişi için Lezzet Diyarı mağazamızda serbest zaman veriyoruz. Türk ve Rum mimarisinin bu ortak şaheserinde çekeceğimiz muhteşem fotoğrafların ardından Karadeniz’in en gelişmiş kenti olan Trabzon’a varıyoruz. 13.yy da I. Manuel Komnenos zamanında yapılmış, 1572 yılında camiye çevrilmiş, 1964 tarihinde müzeye çevrilmiş Pontus Devletinin önemli eserlerinden biri olan Ayasofya Müzesi ve Atatürk köşkünü geziyoruz. Ardından, Trabzon merkezde küçük bir gezinti yapıyoruz bu gezintide Trabzon’a has olan Telkâri Sanatının örneklerini görebileceğimiz ve satın alabileceğimiz Saray Gümüş Telkâri Atölyesi ve Mağazası gezintisinin ardından, Akçaabat’ta denize nazır restoranımızda öğle yemeğimizi alıyoruz. Yemek sonrasında, yörenin bir diğer önemli ürünü olan fındığı tanımak ve alışverişini yapmak için Giresun’da Fındık Durağı mağazamıza gidiyoruz. Günün sonunda güzel bir yolculuğun ardından, akşam yemeğini almak ve konaklamak için otelimize geçiyoruz.

: Samsun – Bandırma Vapuru – Amasya – 2. Beyazıt Külliyesi – Saat Kulesi – Yeşilırmak – Kral mezarları – Burma Minareli Camii – Şehzadeler Parkı – Yalıboyu Evleri – Çakallar Tepesi

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında Samsuna hareket ediyoruz. 19 Mayıs 1919 da Atamızı Samsuna getiren aslına uygun yapılmış olan Bandırma Vapurunu içindeki balmumu heykelleri ve o güne ait bazı bilgi ve eşyaları gördükten sonra Samsun'daki gezilerimizi tamamlayarak Samsun'dan ayrılıyor ve Amasya’ya geçiyoruz. Gezimize, Yeşilırmak kenarına yapılan nehrin üzerine doğru duran Yalı Boyu Evlerinin cumbalarını izleyerek başlıyoruz. Haznedarlar Konağı, ardından Sultan II. Bayezid adına 1485 yılında yapılan içinde camii, medrese, imaret, türbe, şadırvan ve çeşme bulunan Sultan II. Bayezid Külliyesini geziyoruz. Buradan Burma Minareli Camii ve Şehzadeler Parkını geziyoruz. Ardından Helenistik Döneme ait olduğuna inanılan ve mitolojiye göre Ferhat’ın, Şirin’e kavuşmak adına dağları kazarak oluşturduğu ve bu adı taşıyan Ferhat ile Şirin Su Kanallarını ziyaret ediyoruz. Buradan öğle yemeğimiz için serbest zaman vermek üzere şehir merkezine iniyoruz. Serbest zaman sonrasında dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Akşam geç saatlerde biniş noktamıza varıyor ve bir başka GEZECEKYER.COM organizasyonunda buluşmak üzere vedalaşıyoruz.